Galatyalılar kitabının 2. bölümü, Pavlus'un Hristiyanlığın temelleri ve kendi hizmeti hakkında önemli noktaları vurguladığı bir bölümdür. Bu bölümde, Pavlus’un Yeruşalim’deki kilise liderleriyle olan ilişkisi ve Petrus’la olan yüzleşmesi gibi konular ele alınır. Bölümün ana temalarını özetlemek gerekirse:
- Yeruşalim Ziyareti: Pavlus, Barnaba ve Titus ile birlikte 14 yıl sonra tekrar Yeruşalim'e gittiğini anlatır. Bu ziyarette, Pavlus, müjdeyi diğer uluslar arasında nasıl yaydığını açıklamak için liderlerle özel olarak konuşur. Amacı, vaaz ettiği müjdenin doğru olduğunu ve boşuna çalışmadığını göstermekti.
- Titus'un Durumu: Pavlus, Titus'un Grek olmasına rağmen sünnet edilmediğini belirtir. Bu, Pavlus’un sünnetin kurtuluş için gerekli olmadığını savunduğunu ve müjdenin özgürlük getirdiğini vurgulamak için önemli bir örnektir.
- Kilise Liderlerinin Onayı: Yakup, Kefas (Petrus) ve Yuhanna gibi kilise liderleri, Pavlus'un ve Barnaba'nın uluslar arasındaki hizmetini onaylar ve onlara sağ el vererek ortaklıklarını belirtirler. Bu, Pavlus'un müjdesinin doğruluğunu ve yetkilendirildiğini gösterir.
- Antakya Olayı ve Petrus’la Yüzleşme: Pavlus, Antakya’da Petrus’la (Kefas) yaşadığı bir olayı anlatır. Petrus, başlangıçta Yahudi olmayan Hristiyanlarla yemek yerken, Yeruşalim’den bazı Yahudilerin gelmesi üzerine geri çekilir ve onlarla yemek yemekten kaçınır. Pavlus, bu ikiyüzlülüğü sert bir şekilde eleştirir ve Petrus’u yüzüne karşı kınar.
- İmanla Aklanma: Pavlus, insanların yasa işleriyle değil, İsa Mesih'e olan imanla aklandıklarını vurgular. Yasa işleriyle aklanmaya çalışmanın, Mesih'in boşuna ölmüş olması anlamına geleceğini söyler. İmanla aklanma, Hristiyan teolojisinin temel taşlarından biridir.
- Yeni Yaşam ve Mesih'le Birlik: Pavlus, kendi hayatını Mesih'e adadığını ve artık kendisinin değil, Mesih'in onda yaşadığını belirtir. Bu, Hristiyanların yeni bir kimlik kazandığını ve eski yaşamlarını geride bıraktıklarını simgeler. Mesih'in lütfu ile yaşamanın önemini vurgular.