Luka İncili'nin 8. bölümü, İsa'nın çeşitli öğretilerini, mucizelerini ve olaylarını içerir. Bölüm şu şekilde özetlenebilir:
- İsa'nın Kadın Takipçileri (1-3): İsa, Tanrı'nın Krallığı'nı duyurmak için şehir şehir, köy köy dolaşırken yanında on iki havarisi ve bazı kadınlar da vardır. Bu kadınlar arasında kötü ruhlardan ve hastalıklardan kurtulan Mecdelli Meryem, Herodes'in kahyası Kuza'nın karısı Yoanna ve Susanna da bulunur. Bu kadınlar, İsa ve havarilerine mallarıyla hizmet ederler.
- Toprak Benzetmesi (4-15): Büyük bir kalabalık toplandığında, İsa bir benzetme anlatır: Bir çiftçi tohum ekmeye çıkar. Tohumlar farklı yerlere düşer: yol kenarına, taşlı toprağa, dikenler arasına ve iyi toprağa. Yalnızca iyi toprağa düşen tohumlar büyüyüp bol ürün verir. İsa, bu benzetmenin anlamını havarilerine açıklar. Tohum, Tanrı'nın sözüdür. Yol kenarına düşen tohum, duyan ama Şeytan tarafından sözü alınan kişilerdir. Taşlı toprağa düşen tohum, sözü sevinçle kabul eden ama kök salmayan ve denemeler karşısında düşen kişilerdir. Dikenler arasına düşen tohum, kaygılar, zenginlik ve yaşamın zevkleri tarafından boğulan kişilerdir. İyi toprağa düşen tohum ise sözü işitip tutan ve sabırla ürün veren kişilerdir.
- Işık Benzetmesi (16-18): İsa, kimsenin bir lamba yakıp onu bir kapla örtmeyeceğini, aksine herkesin ışığını görebilmesi için bir yere koyacağını söyler. Gizli olan her şey açığa çıkacak ve saklı olan her şey bilinecektir. İsa, dikkatle dinlemeleri gerektiğini çünkü kimin varsa ona daha fazla verileceğini, kimin yoksa elindeki de alınacağını belirtir.
- İsa'nın Annesi ve Kardeşleri (19-21): İsa'nın annesi ve kardeşleri onu görmek isterler. Ancak kalabalık yüzünden ona ulaşamazlar. İsa, annesi ve kardeşlerinin Tanrı'nın sözünü işitip yerine getirenler olduğunu söyler.
- Fırtınayı Dindirme (22-25): İsa, havarileriyle birlikte bir tekneye binip gölün karşısına geçmek ister. Yolda İsa uyurken büyük bir fırtına kopar ve tekne su almaya başlar. Havariler korkuyla İsa'yı uyandırır. İsa, kalkıp fırtınayı ve dalgaları azarlayarak dindirir. Havarilerine iman eksikliklerini sorar ve onlar da şaşkınlıkla birbirlerine, "Kim bu ki rüzgarlara ve sulara bile emir veriyor, onlar da itaat ediyor?" derler.
- Cinli Adamı İyileştirme (26-39): İsa, Gadara bölgesine gelir ve burada uzun süredir cinler tarafından ele geçirilmiş çıplak bir adamla karşılaşır. Adam, İsa'nın kim olduğunu bilir ve ona yalvarır. İsa, adama giren cinlerin adını sorar ve "Lejyon" cevabını alır. Cinler, İsa'dan kendilerini domuz sürüsüne göndermesini isterler. İsa, bu izni verir ve cinler domuzlara girince, domuzlar göle koşarak boğulurlar. Halk, bu olayı görüp korkar ve İsa'dan bölgeden ayrılmasını ister. Adam, İsa'yla gitmek ister, ancak İsa ona evine dönüp Tanrı'nın onun için yaptıklarını anlatmasını söyler. Adam, tüm şehirde İsa'nın onun için yaptıklarını duyurur.
- Yair'in Kızı ve Kanamalı Kadın (40-56): İsa geri döndüğünde halk onu karşılar. Sinagog yöneticisi Yair, İsa'ya gelip ölmek üzere olan 12 yaşındaki kızı için yardım ister. Yolda giderken, 12 yıldır kanaması olan bir kadın İsa'nın giysisine dokunur ve hemen iyileşir. İsa, kim dokundu diye sorar ve kadın korkuyla durumunu açıklar. İsa, kadının imanının onu iyileştirdiğini söyler. Yair'in evine vardıklarında, kızın öldüğünü söylerler. İsa, kızın ölmediğini, sadece uyuduğunu belirtir. Kızın elini tutar ve "Kalk!" der. Kız ayağa kalkar ve İsa, ona yiyecek bir şeyler verilmesini ister. Anne babası şaşkınlık içindeyken, İsa onlara bu olayı kimseye söylememelerini tembih eder.