Gezegenler Güneşin Uydusu Mudur?
Güneş sistemi, saman yolu galaksisinde yer alan ve güneşin çekim gücüyle bünyesinde gezegenler, kuyruklu yıldızlar, gezegenlere bağlı uydular barındıran gök cisimleri kümesidir. Güneş, çekim gücüne bağlı olarak kendi yörüngesinde bulunan cisimler yönünden üç kısma ayrılır. Bunlar sırasıyla: Gezegenler, Cüce Gezegenler ve Güneşe yörüngesine bağlı küçük göksel objelerdir.
Güneş Sistemine Bağlı Başlıca Gök Cisimleri
Gezegen, kendine eliptik bir şekil verecek kadar kütlesi olan, tüm enerjisini güneşten alan ve güneşten aldığı enerjiyle çevresine ışık yayan, göksel objelerdir. Güneş sistemine ait toplamda 8 adet gezegen mevcuttur. Bunlar: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Satürn, Neptün, Jüpiter, Uranüs’tür.
Plüton gezegeni, 1930 yılından 2006 yılına kadar güneş sistemine bağlı, en küçük dokuzuncu gezegen olarak kabul edilmekteydi. Ancak astronomi araştırmalarındaki ilerleyen teknoloji sayesinde güneş sisteminde Plüton gezegenine benzeyen çok sayıda gök cismi gözlemlenmiştir. Bu araştırmalar neticesinde Plüton’un literatürdeki gezegen tanımına uymayan özellikleri tespit edilmesinden dolayı 2006 yılında Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) tarafından gezegen kategorisinden çıkartılmıştır.
Uydu ise gezegenlerin yörüngesine bağlı hareket eden gök elemanlarıdır. Uydular, Tabi (Doğal) Uydu ve Suni (Yapay) Uydu olmak üzere iki kategoriye ayrılır. Şimdiye kadar keşfedilen toplamda 240 adet doğal uydu mevcuttur. Bu uyduların 163 tanesi gezegenlere, 4 tanesi cüce gezegenlere ve diğer kalanları da yıldız sistemlerine ve küçük gök elemanlarına aittir. Uyduya verilecek en güzel örnek, içinde insan ve diğer canlılarında yaşadığı dünya gezegeni yörüngesinde bulunan Ay’dır.
Diğer gök cisimlerinin oluşmasındaki gibi uydularda kozmik enerjinin sağladığı gücün etkisiyle çok büyük toz ve gaz kütleleri, uzayda belirli bir kimyasal etkileşim sonrasında meydana gelmişlerdir.
Güneş Sistemi Gezegenlerine Ait Başlıca Uydular
Güneş sistemine bağlı gezegenler, cüce gezegenler ve diğer yıldız sistemleri yörüngelerinde çok sayıda uydu barındırmaktadır.
Bunlar;
-Dünya: Ay, 1 uydusu vardır.
-Neptün: Naiad, Thalassa, Despina, Galatea… Toplamda 14 uydusu vardır.
-Satürn: Pan, Daphnis, Atlas, Promotheus… Toplamda 82 uydusuyla bünyesinde en fazla uydu barındıran gezegendir.
-Jüpiter: Metis, Adrastea, Amalthea, Thebe… olmak üzere toplamda 79 uydu bulunduran ikinci büyük gezegendir.
-Uranüs: Cordelia, Ophelia, Bianca, Cressida… 27 uydusu vardır.
-Mars: Phobos, Deimos. 2 uydusu vardır.
Güneş sistemi içerisinde sadece Merkür ve Venüs gezegenlerinin hiçbir uydusu yoktur.
Uyduların Hareket İlkeleri
Sanıldığının aksine gök cisimleri, birbirinin etrafında dönmemektedir. Esasında iki gök cismi de ortak bir merkezin etrafında birlikte döngü sağlamaktadır. Ancak kütlesi hafif olan gök cismi, daha fazla hareket kabiliyetine sahip olduğundan ötürü kütlesi ağır olan gök cismin etrafında dönüyormuş hissiyatı uyandırır. Bu bilgi doğrultusunda Dünyanın yörüngesinde hareket eden Ay, kütlesi dünyadan daha hafif olduğu için sanki dünyanın etrafında dönüyormuş gibi görsel bir illüzyona neden olur.
Güneş sistemi, saman yolu galaksisinde yer alan ve güneşin çekim gücüyle bünyesinde gezegenler, kuyruklu yıldızlar, gezegenlere bağlı uydular barındıran gök cisimleri kümesidir. Güneş, çekim gücüne bağlı olarak kendi yörüngesinde bulunan cisimler yönünden üç kısma ayrılır. Bunlar sırasıyla: Gezegenler, Cüce Gezegenler ve Güneşe yörüngesine bağlı küçük göksel objelerdir.
Güneş Sistemine Bağlı Başlıca Gök Cisimleri
Gezegen, kendine eliptik bir şekil verecek kadar kütlesi olan, tüm enerjisini güneşten alan ve güneşten aldığı enerjiyle çevresine ışık yayan, göksel objelerdir. Güneş sistemine ait toplamda 8 adet gezegen mevcuttur. Bunlar: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Satürn, Neptün, Jüpiter, Uranüs’tür.
Plüton gezegeni, 1930 yılından 2006 yılına kadar güneş sistemine bağlı, en küçük dokuzuncu gezegen olarak kabul edilmekteydi. Ancak astronomi araştırmalarındaki ilerleyen teknoloji sayesinde güneş sisteminde Plüton gezegenine benzeyen çok sayıda gök cismi gözlemlenmiştir. Bu araştırmalar neticesinde Plüton’un literatürdeki gezegen tanımına uymayan özellikleri tespit edilmesinden dolayı 2006 yılında Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) tarafından gezegen kategorisinden çıkartılmıştır.
Uydu ise gezegenlerin yörüngesine bağlı hareket eden gök elemanlarıdır. Uydular, Tabi (Doğal) Uydu ve Suni (Yapay) Uydu olmak üzere iki kategoriye ayrılır. Şimdiye kadar keşfedilen toplamda 240 adet doğal uydu mevcuttur. Bu uyduların 163 tanesi gezegenlere, 4 tanesi cüce gezegenlere ve diğer kalanları da yıldız sistemlerine ve küçük gök elemanlarına aittir. Uyduya verilecek en güzel örnek, içinde insan ve diğer canlılarında yaşadığı dünya gezegeni yörüngesinde bulunan Ay’dır.
Diğer gök cisimlerinin oluşmasındaki gibi uydularda kozmik enerjinin sağladığı gücün etkisiyle çok büyük toz ve gaz kütleleri, uzayda belirli bir kimyasal etkileşim sonrasında meydana gelmişlerdir.
Güneş Sistemi Gezegenlerine Ait Başlıca Uydular
Güneş sistemine bağlı gezegenler, cüce gezegenler ve diğer yıldız sistemleri yörüngelerinde çok sayıda uydu barındırmaktadır.
Bunlar;
-Dünya: Ay, 1 uydusu vardır.
-Neptün: Naiad, Thalassa, Despina, Galatea… Toplamda 14 uydusu vardır.
-Satürn: Pan, Daphnis, Atlas, Promotheus… Toplamda 82 uydusuyla bünyesinde en fazla uydu barındıran gezegendir.
-Jüpiter: Metis, Adrastea, Amalthea, Thebe… olmak üzere toplamda 79 uydu bulunduran ikinci büyük gezegendir.
-Uranüs: Cordelia, Ophelia, Bianca, Cressida… 27 uydusu vardır.
-Mars: Phobos, Deimos. 2 uydusu vardır.
Güneş sistemi içerisinde sadece Merkür ve Venüs gezegenlerinin hiçbir uydusu yoktur.
Uyduların Hareket İlkeleri
Sanıldığının aksine gök cisimleri, birbirinin etrafında dönmemektedir. Esasında iki gök cismi de ortak bir merkezin etrafında birlikte döngü sağlamaktadır. Ancak kütlesi hafif olan gök cismi, daha fazla hareket kabiliyetine sahip olduğundan ötürü kütlesi ağır olan gök cismin etrafında dönüyormuş hissiyatı uyandırır. Bu bilgi doğrultusunda Dünyanın yörüngesinde hareket eden Ay, kütlesi dünyadan daha hafif olduğu için sanki dünyanın etrafında dönüyormuş gibi görsel bir illüzyona neden olur.
