Ramiz Dayı'nun Uzun Sözleri
Oğlum hak için, dinimiz için,devletimiz için çalışıp uğraşmak varken geceleri safahat alemlerinde günah işlemekle meşgulsun bunu nasıl yapıyorsun ben anlamıyorum.
Kendi kanını kendi elleriyle kurutan bir adamım. İşte ben böyle bir adamım. Ömer benim de oğlum o benim son oğlum. Ben ne Allah’ım ne de Azrail. Ne alabilirim oğlunun canını ne de geri verebilirim sana. Yapamam.
İyi niyetli kurbağa akrebe yardım eder. Akıntının ortasında kurbağa sırtında korkunç bir acı hisseder. İkisi de akıntının içine doğru sürüklenirken kurbağa sorar akrebe: “Niye yaptın akrep kardeş? Bak şimdi ikimiz de öleceğiz.” Akrep döner ve şöyle der: “napayım benim huyum bu.”
Güvercinin boynundaki o kırmızımtırak tüyler vardır ya, bir kere taktı mı güvercin o tasmayı boynuna başka birisini sevemezmiş, ama bazen fazla sevgiden güvercinler birbirlerini de öldürürlermiş, birbirlerinin gırtlağını deşerlermiş fazla sevgiden, o yüzden o kızıl tasmaya da güvercin gerdanlığı derlermiş.
Hayatın kuralı bu, ne kadar uzağa gidersen git, başladığın yere dönersin sonunda. Ne kadar değişirsen değiş nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı. Ne kadar terbiye etsen de susturamazsın içindeki canavarı. Nereye gidersen git şunu unutma. Herkes gün olur evine döner.,
Gömdüm hepsini, geliyorum. Bütün ölülerimi gömdüm, geliyorum. İnsan yaşıyorken özgürdür Yaklaştım iyice, geliyorum. Her insan biraz ölüdür Biz de biraz ölüyüz. Ölüler ki bir gün gömülür. İçimizdeki ölüler, dışımızdaki ölüler. İnsan yaşıyorken özgürdür. İnsan yaşıyorken özgürdür.
Ramiz Dayı'nın Efsane 5 Sözü
1- Herkes öldürür sevdiğini.
2- Silemiyorsan karalayacaksın.
3- Seni ölüme götürse de, doğrudan asla şaşmayacaksın.
4- Ve son sözü hep alın yazısı söyler.
5- Sen adamlarına öldürmeyi öğrettin, ben ise ölmeyi.
Ailen olmadan kolay hedefsin düşmanlarına.
Sen kendin için yalvarırsın, ben sevdiklerim için.
Kim kazanmış ki ben kazanacaktım seni bu şehri.
Silahı kullanacaksın ama sen tutmayacaksın!
Oyunun sonunda her yol, ayrı bir sondur.
Baba ile çocuk, birbirine emanettir Tanrı’dan.
Ne kadar terbiye etsen de susturamazsın içindeki canavarı.
Geçmişe sorular soran kendi sesinin yankısını gerçek sanır.
Teslim olunmadan sadık olunmaz.
Güç gizden gelir yeğen!
Dostunu yanına da alsan, karşına da alsan,o her zaman seni vuracak bir pozisyon bulur.
Yapacak bir şey kalmayınca, hiçbir şey yapmamak en iyisi.
Aileden biri ayrıldığında, yüzünü unutsan da, sesi kalır seninle. Yinede devam eder seninle konuşmaya.
Nereye gidersen git şunu unutma. Herkes gün olur evine döner.
Kendinizi unutmayın paşa hazretleri bazı insanlar vardır ki kendi kendilerine zarar verirler.
Bazen karşımızdakine “kendi adıma çok üzüldüm” diyemediğimiz için,”senin adına çok sevindim” deriz.
Tüm masumiyetiyle hayatımızda yer alan bu çocukların bu denli katledilmesine ve buna göz yuman duyarsızlara şaşırıyorum!
Bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı için, ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.
Hayatın kuralı bu; ne kadar uzağa gidersen git, başladığın yere dönersin sonunda.
Yalnızlığına iyi bak ve çok iyi sahip çık, kaç kişinin emeği var onda.
Sömürü ve işgal var ise ya istiklal ya ölüm diyen de vardır.
Bu alemde en mühimi adaletin terazisini doğru tutmaktır.
Ağaç da, sen ve ben gibi nefes alması lazım.Yakın çatarsan onları nefes alamaz.
İnanıyorum söylediğini candan söylediğine, ama bugünkü kadar yarın bozulur çok kez.
Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak en çabuk unuttuğumuz şeydir; ne yapsak! Üzülme!
Bir şey olmuyorsa; ya daha iyisi olacağı için ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.
İyi kötü ne varsa yapan kendisiyken, tutar suçu yükler kendinden başkasına.
Sırtını duvara dayayan mı köşeye sıkışmıştır? Yoksa arkasına dikkat etmeyen mi kardeş?
Dön bak arkana yeğen. Gitmez dediğin kaç kişi şimdi yanında.
Ben hiç mutlu olamaya çalışmıyorum. Denk gelirse mutlu oluyorum, gelmezse canı sağolsun diyorum yeğen.
Dünyayı değiştirmek için yola çıktık olmadı, değiştiremedik dünyayı. He, ama dünyada bizi değiştirmedi.
Ben hayatta iki şeye güvenirim kardeş. Biri aynaya baktığımda gördüğüme, diğeri yukarı baktığımda görmediğime.
Paran varsa insanlar seni tanır, eğer ki paran yoksa sen insanları tanırsın.
Bir dönemi masalsı bir anlatım içinde anlatmasına rağmen içindeki acı gerçek bıçak gibi saplanıyor insana.
Oyunun sonuna geldiğinde, çoktan tükenmiştir gidecek olduğun yerlerin.
Öldürmek için gelen öldürmeden dönebilir ama ölmek için gelen.. Ölmeden dönmez.
Gecenin bir yarısı sorgun bitti diyip açarlarsa kapını aslında niye açtıklarını da bilirsin evlat.
Verdiğimiz kanlı dersi alan gelip bize veriyor aldığı dersi.
Aileden biri bıraktığında seni ya da sen bıraktığında aileni, karanlıkta hala çağırırsınız birbirinizi.
Bir babanın çaresizliği, çaresizliklerin en korkuncudur.
Ne kadar değişirsen değiş nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı.
İnsan bir gün gırtlaklayacağı tavuğu sevmeye kalkarsa, aç kalır!
Kiminle güldüğünü belki unutabilirsin,ama kiminle ağladığını asla !
Merak; aşktan daha güçlü bir şey. Bir kere âşık olunca bilirsin aşkın sana ne yapacağını, ama merak öyle değil. Eğer birini merak edersen, o merak seni alır götürür.
Sevdiğini korumak için savaşman yetmezse eğer; en karanlık çare onun sevgisini öldürmektir. Sevdiğini kurtarmak için en kötü ihtimal, en son yol ona ihanet etmektir.
Bazen hayat seni öyle zorlar ki yolun başında kimdin unutursun.
Eğer birisi seni aldatmışsa, bu onun suçudur. Eğer o kişi seni pek çok kere aldatmışsa bu senin suçundur.
Bir kere ihanete uğradın mı, anılar sana bataklık olur yeğen. Hatırladıkça çekerler seni içeri. Hatırladıkça affetmek istersin yeğen.
Mademki; bu dünya bile yok olacak bir gün, sevginin bitmesine insan neden üzülsün?
Ben yalandan mı iyi ettim seni yeğen, yalandan mı çakalların elinden kurtardım? Ben seni yoktan var ettim.
En çok sevdiğim iki insan yanımda gideceksek böyle gidelim yeğen, ha?
Unutma! Bin kere dönsen o güne, bin kere ihanet edecekler sana. Herkes doğasının gereğini yapar. Bin kere ihanet etseler sana çaresi yok bin kere gidersin yanlarına.
Bu gün bi köprünün tam ortasında durdum, aşağıda alevler, arkamda melek, önümde şeytan, ikisi de aynı soruyu sordu. Kimsin sen, kimin tarafındasın.
Aşk mı intikam mı, mahkum mu, cellat mı. hep ikisinden birini seçmen istendi. Ama hep bir üçüncü şık var. O da ateşe atlamak.
Portakalı soymadan içinin iyi olup olmadığını anlayamazsın.
Aşk mı kaderi kovalar kader mi aşkı? Daha kimseler çözemedi bu bilmeceyi.
Uykun gelmiyor diye gözlerini suçlama, Belki de o beklediğin uyku değildir.
Sevilmeyi hak etmediğini düşünen herkes yalnızdır. Sevmekten korkanın kaderi ise yalnız kalmak değil, nefret ettikleriyle baş başa kalmaktır sonunda.
Herkesin bir geçmişi vardır, bir de geçmemişi.
Kaderimiz olan aşka değil de, aşkıyla kaderimizi değiştirene içelim!
Küfür şeytana mahsustur, tövbe insana! Aşk kadına yakışır, sevmek adama.
Çünkü affetmek, unutmak demek! Öncesini hatırladıkça sonrasını unutmak istersin.
Erkek aldatıldığında ihanete uğrar. Kadın aldatıldığında tercih edilmediğini anlar.
Ezel Dizisinde Ramiz Dayı rolü ile hafızalarda iz bırakan Tuncel Kurtizin en etkili, ağır abi sözlerini sizler için derledik. İşte, Ramiz Dayı'dan özlü sözler...
Kaygılanma çocuk, herkes ölür! Kimi toprağa, kimi yüreğe gömülür.
Ezel duy sesimi! Bir kere ihanete uğradın mı anılar sana bataklık olur yeğen.
Yalnızlık, tek başına olmak değildir. Yalnızlık, pusuda bekleyen canavarla tek başına olmaktır.
Savaşırken göremezsin bazı savaşları kazanamazsın artık durmalı ve geri çekilmelisin.
Savaşmak aslında hasmınla savaşmak değil, sevdiklerinle savaşmaktır.
Zorunu benden duy yeğenim. Herkese yalan söylemen yetmez artık. Bundan böyle bir başına kalsan da artık, kendin olamazsın.
Kadere inanan insan tesadüfe inanmaz. Tesadüfe inanan adamsa kaderini kendi elinde tutamaz.
Hesap görmek, hesap etmekten zordur yeğenim.
Paranla şeref kazanma, şerefinle para kazan ki; paran bittiğinde, şerefinde bitmesin.
Her şey kurşun olur sıkarsın kendi içine, Sevdiğini öldüren herkes bilir bunu.
Bazen yaşamak için öldürmek zorundasın. Bazen yaşamak için içindeki sevgi seni öldürmeden sen onu öldürmek zorundasın.
Değişmek zordur yeğenim ama bazen. Aynı adam olmak daha zordur. Hayat öyle yüklenir ki üstüne durduğun yerde çatır çatır çatırdarsın.
Bazen hayat seni öyle zorlar ki yeğenim yolun başında kimdin. Unutursun.
Hesap görmek, hesap etmekten zordur yeğenim.
Bazen öyle acır ki için değiştin sanırsın şimdi dersin. Şimdi her şeyi yapabilirim
Zorunu benden duy yeğenim, herkese yalan söylemen yetmez artık. Bundan böyle bir başına kalsan da artık kendin olamazsın.
Cesurun bakışı korkağın kılıcından keskindir yeğen!
Benim oyunumla senin oyunun bir değil kardeş, benim senden alacaklarımı senin bu masaya koymaya cesaretin yok!
Geçmişe dönmek başka, geçmişi silmek başka. Bir kere aktı mı zamanın içinden suyun yolu değişmez.
Dön bak arkana yeğen. Gitmez” dediğin kaç kişi yanında?
Bu sona nasıl geldim diye soruyorsan; kendine sorduğun ilk soruyu hatırlayacaksın!
Ne kadar değişirsen değiş, Nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı.
Ben her şeyi olan ve kaybedeceği hiçbir şey olmayan insanım.
Oğlum hak için, dinimiz için,devletimiz için çalışıp uğraşmak varken geceleri safahat alemlerinde günah işlemekle meşgulsun bunu nasıl yapıyorsun ben anlamıyorum.
Kendi kanını kendi elleriyle kurutan bir adamım. İşte ben böyle bir adamım. Ömer benim de oğlum o benim son oğlum. Ben ne Allah’ım ne de Azrail. Ne alabilirim oğlunun canını ne de geri verebilirim sana. Yapamam.
İyi niyetli kurbağa akrebe yardım eder. Akıntının ortasında kurbağa sırtında korkunç bir acı hisseder. İkisi de akıntının içine doğru sürüklenirken kurbağa sorar akrebe: “Niye yaptın akrep kardeş? Bak şimdi ikimiz de öleceğiz.” Akrep döner ve şöyle der: “napayım benim huyum bu.”
Güvercinin boynundaki o kırmızımtırak tüyler vardır ya, bir kere taktı mı güvercin o tasmayı boynuna başka birisini sevemezmiş, ama bazen fazla sevgiden güvercinler birbirlerini de öldürürlermiş, birbirlerinin gırtlağını deşerlermiş fazla sevgiden, o yüzden o kızıl tasmaya da güvercin gerdanlığı derlermiş.
Hayatın kuralı bu, ne kadar uzağa gidersen git, başladığın yere dönersin sonunda. Ne kadar değişirsen değiş nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı. Ne kadar terbiye etsen de susturamazsın içindeki canavarı. Nereye gidersen git şunu unutma. Herkes gün olur evine döner.,
Gömdüm hepsini, geliyorum. Bütün ölülerimi gömdüm, geliyorum. İnsan yaşıyorken özgürdür Yaklaştım iyice, geliyorum. Her insan biraz ölüdür Biz de biraz ölüyüz. Ölüler ki bir gün gömülür. İçimizdeki ölüler, dışımızdaki ölüler. İnsan yaşıyorken özgürdür. İnsan yaşıyorken özgürdür.
Ramiz Dayı'nın Efsane 5 Sözü
1- Herkes öldürür sevdiğini.
2- Silemiyorsan karalayacaksın.
3- Seni ölüme götürse de, doğrudan asla şaşmayacaksın.
4- Ve son sözü hep alın yazısı söyler.
5- Sen adamlarına öldürmeyi öğrettin, ben ise ölmeyi.
Ailen olmadan kolay hedefsin düşmanlarına.
Sen kendin için yalvarırsın, ben sevdiklerim için.
Kim kazanmış ki ben kazanacaktım seni bu şehri.
Silahı kullanacaksın ama sen tutmayacaksın!
Oyunun sonunda her yol, ayrı bir sondur.
Baba ile çocuk, birbirine emanettir Tanrı’dan.
Ne kadar terbiye etsen de susturamazsın içindeki canavarı.
Geçmişe sorular soran kendi sesinin yankısını gerçek sanır.
Teslim olunmadan sadık olunmaz.
Güç gizden gelir yeğen!
Dostunu yanına da alsan, karşına da alsan,o her zaman seni vuracak bir pozisyon bulur.
Yapacak bir şey kalmayınca, hiçbir şey yapmamak en iyisi.
Aileden biri ayrıldığında, yüzünü unutsan da, sesi kalır seninle. Yinede devam eder seninle konuşmaya.
Nereye gidersen git şunu unutma. Herkes gün olur evine döner.
Kendinizi unutmayın paşa hazretleri bazı insanlar vardır ki kendi kendilerine zarar verirler.
Bazen karşımızdakine “kendi adıma çok üzüldüm” diyemediğimiz için,”senin adına çok sevindim” deriz.
Tüm masumiyetiyle hayatımızda yer alan bu çocukların bu denli katledilmesine ve buna göz yuman duyarsızlara şaşırıyorum!
Bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı için, ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.
Hayatın kuralı bu; ne kadar uzağa gidersen git, başladığın yere dönersin sonunda.
Yalnızlığına iyi bak ve çok iyi sahip çık, kaç kişinin emeği var onda.
Sömürü ve işgal var ise ya istiklal ya ölüm diyen de vardır.
Bu alemde en mühimi adaletin terazisini doğru tutmaktır.
Ağaç da, sen ve ben gibi nefes alması lazım.Yakın çatarsan onları nefes alamaz.
İnanıyorum söylediğini candan söylediğine, ama bugünkü kadar yarın bozulur çok kez.
Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak en çabuk unuttuğumuz şeydir; ne yapsak! Üzülme!
Bir şey olmuyorsa; ya daha iyisi olacağı için ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.
İyi kötü ne varsa yapan kendisiyken, tutar suçu yükler kendinden başkasına.
Sırtını duvara dayayan mı köşeye sıkışmıştır? Yoksa arkasına dikkat etmeyen mi kardeş?
Dön bak arkana yeğen. Gitmez dediğin kaç kişi şimdi yanında.
Ben hiç mutlu olamaya çalışmıyorum. Denk gelirse mutlu oluyorum, gelmezse canı sağolsun diyorum yeğen.
Dünyayı değiştirmek için yola çıktık olmadı, değiştiremedik dünyayı. He, ama dünyada bizi değiştirmedi.
Ben hayatta iki şeye güvenirim kardeş. Biri aynaya baktığımda gördüğüme, diğeri yukarı baktığımda görmediğime.
Paran varsa insanlar seni tanır, eğer ki paran yoksa sen insanları tanırsın.
Bir dönemi masalsı bir anlatım içinde anlatmasına rağmen içindeki acı gerçek bıçak gibi saplanıyor insana.
Oyunun sonuna geldiğinde, çoktan tükenmiştir gidecek olduğun yerlerin.
Öldürmek için gelen öldürmeden dönebilir ama ölmek için gelen.. Ölmeden dönmez.
Gecenin bir yarısı sorgun bitti diyip açarlarsa kapını aslında niye açtıklarını da bilirsin evlat.
Verdiğimiz kanlı dersi alan gelip bize veriyor aldığı dersi.
Aileden biri bıraktığında seni ya da sen bıraktığında aileni, karanlıkta hala çağırırsınız birbirinizi.
Bir babanın çaresizliği, çaresizliklerin en korkuncudur.
Ne kadar değişirsen değiş nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı.
İnsan bir gün gırtlaklayacağı tavuğu sevmeye kalkarsa, aç kalır!
Kiminle güldüğünü belki unutabilirsin,ama kiminle ağladığını asla !
Merak; aşktan daha güçlü bir şey. Bir kere âşık olunca bilirsin aşkın sana ne yapacağını, ama merak öyle değil. Eğer birini merak edersen, o merak seni alır götürür.
Sevdiğini korumak için savaşman yetmezse eğer; en karanlık çare onun sevgisini öldürmektir. Sevdiğini kurtarmak için en kötü ihtimal, en son yol ona ihanet etmektir.
Bazen hayat seni öyle zorlar ki yolun başında kimdin unutursun.
Eğer birisi seni aldatmışsa, bu onun suçudur. Eğer o kişi seni pek çok kere aldatmışsa bu senin suçundur.
Bir kere ihanete uğradın mı, anılar sana bataklık olur yeğen. Hatırladıkça çekerler seni içeri. Hatırladıkça affetmek istersin yeğen.
Mademki; bu dünya bile yok olacak bir gün, sevginin bitmesine insan neden üzülsün?
Ben yalandan mı iyi ettim seni yeğen, yalandan mı çakalların elinden kurtardım? Ben seni yoktan var ettim.
En çok sevdiğim iki insan yanımda gideceksek böyle gidelim yeğen, ha?
Unutma! Bin kere dönsen o güne, bin kere ihanet edecekler sana. Herkes doğasının gereğini yapar. Bin kere ihanet etseler sana çaresi yok bin kere gidersin yanlarına.
Bu gün bi köprünün tam ortasında durdum, aşağıda alevler, arkamda melek, önümde şeytan, ikisi de aynı soruyu sordu. Kimsin sen, kimin tarafındasın.
Aşk mı intikam mı, mahkum mu, cellat mı. hep ikisinden birini seçmen istendi. Ama hep bir üçüncü şık var. O da ateşe atlamak.
Portakalı soymadan içinin iyi olup olmadığını anlayamazsın.
Aşk mı kaderi kovalar kader mi aşkı? Daha kimseler çözemedi bu bilmeceyi.
Uykun gelmiyor diye gözlerini suçlama, Belki de o beklediğin uyku değildir.
Sevilmeyi hak etmediğini düşünen herkes yalnızdır. Sevmekten korkanın kaderi ise yalnız kalmak değil, nefret ettikleriyle baş başa kalmaktır sonunda.
Herkesin bir geçmişi vardır, bir de geçmemişi.
Kaderimiz olan aşka değil de, aşkıyla kaderimizi değiştirene içelim!
Küfür şeytana mahsustur, tövbe insana! Aşk kadına yakışır, sevmek adama.
Çünkü affetmek, unutmak demek! Öncesini hatırladıkça sonrasını unutmak istersin.
Erkek aldatıldığında ihanete uğrar. Kadın aldatıldığında tercih edilmediğini anlar.
Ezel Dizisinde Ramiz Dayı rolü ile hafızalarda iz bırakan Tuncel Kurtizin en etkili, ağır abi sözlerini sizler için derledik. İşte, Ramiz Dayı'dan özlü sözler...
Kaygılanma çocuk, herkes ölür! Kimi toprağa, kimi yüreğe gömülür.
Ezel duy sesimi! Bir kere ihanete uğradın mı anılar sana bataklık olur yeğen.
Yalnızlık, tek başına olmak değildir. Yalnızlık, pusuda bekleyen canavarla tek başına olmaktır.
Savaşırken göremezsin bazı savaşları kazanamazsın artık durmalı ve geri çekilmelisin.
Savaşmak aslında hasmınla savaşmak değil, sevdiklerinle savaşmaktır.
Zorunu benden duy yeğenim. Herkese yalan söylemen yetmez artık. Bundan böyle bir başına kalsan da artık, kendin olamazsın.
Kadere inanan insan tesadüfe inanmaz. Tesadüfe inanan adamsa kaderini kendi elinde tutamaz.
Hesap görmek, hesap etmekten zordur yeğenim.
Paranla şeref kazanma, şerefinle para kazan ki; paran bittiğinde, şerefinde bitmesin.
Her şey kurşun olur sıkarsın kendi içine, Sevdiğini öldüren herkes bilir bunu.
Bazen yaşamak için öldürmek zorundasın. Bazen yaşamak için içindeki sevgi seni öldürmeden sen onu öldürmek zorundasın.
Değişmek zordur yeğenim ama bazen. Aynı adam olmak daha zordur. Hayat öyle yüklenir ki üstüne durduğun yerde çatır çatır çatırdarsın.
Bazen hayat seni öyle zorlar ki yeğenim yolun başında kimdin. Unutursun.
Hesap görmek, hesap etmekten zordur yeğenim.
Bazen öyle acır ki için değiştin sanırsın şimdi dersin. Şimdi her şeyi yapabilirim
Zorunu benden duy yeğenim, herkese yalan söylemen yetmez artık. Bundan böyle bir başına kalsan da artık kendin olamazsın.
Cesurun bakışı korkağın kılıcından keskindir yeğen!
Benim oyunumla senin oyunun bir değil kardeş, benim senden alacaklarımı senin bu masaya koymaya cesaretin yok!
Geçmişe dönmek başka, geçmişi silmek başka. Bir kere aktı mı zamanın içinden suyun yolu değişmez.
Dön bak arkana yeğen. Gitmez” dediğin kaç kişi yanında?
Bu sona nasıl geldim diye soruyorsan; kendine sorduğun ilk soruyu hatırlayacaksın!
Ne kadar değişirsen değiş, Nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı.
Ben her şeyi olan ve kaybedeceği hiçbir şey olmayan insanım.