Mol Gebeliği
Erken gebelikte görülen, plasentanın anormal gelişim gösterdiği ve plasentanın rahim içinde üzüm tanesi şeklinde bol miktarda oluşumlar göstermesiyle ortaya çıkan bir tablodur.
Mol gebeliğinin iki türü vardır:
- Tam mol gebelik: Bu tür mol gebelikte, plasenta dokusu şişer ve sıvı dolu kistler oluşturur gibi görünür ancak fetus yoktur.
- Kısmi mol gebelik: Bu tür mol gebelikte plasenta hem düzenli hem de düzensiz dokuya sahip olabilir.
Mol gebeliğinin nedenleri tam olarak anlaşılamamıştır, ancak bazı risk faktörleri şunlardır:
- Yaş: Mol gebeliği, 20 yaşından önce ve 40 yaşından sonra daha yaygındır.
- Kişisel veya ailesel öykü: Mol gebeliği öyküsü olan kadınlarda mol gebeliği riski daha yüksektir.
- Rahim içi enfeksiyon: Rahim içi enfeksiyon, mol gebeliği riskini artırabilir.
- Kromozomal anormallikler: Kromozomal anormallikler, mol gebeliği riskini artırabilir.
Mol gebeliğinin belirtileri şunlardır:
- Adet gecikmesi
- Gebelik testi pozitifliği
- Bulantı ve kusma
- Rahimde hassasiyet
- Vajinal kanama
- Karın ağrısı
Mol gebeliği, genellikle bir ultrason muayenesi ile teşhis edilir. Ultrason muayenesinde, plasenta dokusu üzüm tanesi benzeri bir görünüme sahiptir. Mol gebeliğinin kesin tanısı, rahimden alınan bir parçanın patolojik incelemesi ile konur.
Mol gebeliğinin tedavisi, genellikle küretaj ile yapılır. Küretaj, rahim içinden dokuların boşaltılması işlemidir. Küretaj işlemi genel anestezi altında yapılır. Küretaj işleminin ardından, hastanın kanındaki beta-HCG hormonu seviyeleri düzenli olarak takip edilir. Beta-HCG hormonu seviyelerinin normale dönmesi, mol gebeliğinin tamamen ortadan kalktığı anlamına gelir.
Mol gebeliği olan kadınlarda, kanser riski artar. Mol gebeliği olan kadınların, kanser riskini azaltmak için düzenli olarak takip edilmesi gerekir.
Mol gebeliği, tedavi edilmediği takdirde ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu komplikasyonlar arasında şunlar yer alır:
- Kanama
- Enfeksiyon
- Akciğer ödemi
- Beyin kanaması
- Kanser
Mol gebeliği, ciddi bir sağlık sorunudur. Ancak, erken teşhis ve tedavi ile genellikle tamamen iyileşir.
