Basitçe kartopuna benzetilebilir. Buzdan oluştuğundan, kuyruklu yıldızların soğuk bir yerden geldiği söylenebilir. Bir kuyruklu yıldız, güneş sistemimizin ucunda, Güneş’ten çok uzakta yolculuğuna başlar. Bu nokta bize o denli uzaktır ki, teleskop ile bile görülmez. Bilim insanları bu bölgeye Oort Bulutu adını vermiştir. Oort Bulutu’nun kuyruklu yıldızlarla dolu olduğu düşünülür. Ancak bazı kuyruklu yıldızların hayatı, Neptün’ün hemen dışındaki Kuiper Kuşağı denen başka bir bölgede de başlayabilir.
Çekim kuvveti iş başında
Uzayda hiçbir şey kendi kendine hareket edemediğinden, kuyruklu yıldızları da hareket ettiren bir çekim kuvveti elbette vardır. Bu tarz nispeten küçük gök cisimleri, güneş sistemimizdeki daha büyük nesneler tarafından çekilir. Kuyruklu yıldızların hareketi de, bir başka gök cismi onu başlangıç noktasından uzağa doğru ittiğinde başlar. Genellikle geçip giden bir başka yıldız ya da yakınlardaki bir gezegenin çekim kuvveti sayesinde bu hareket başlamaktadır.
Astronomiye göre her şeyi hareket ettiren güç madde çekimidir. Dünyamızdaki yerçekimi gibi, uzayda da cisimler birbirlerini çeker. Her gezegenin yerçekimi vardır ve her cismi kendilerine doğru çekerler. Dünyanın yerçekimi bir nesneyi aşağı çeken şeydir ve aynı zamanda bizi de çeker, bu sayede yürüyebilir, koşabilir veya zıplayabiliriz. Güneşin de bir yerçekimi vardır. Bir kuyruklu yıldız da, düz bir çizgide gidip gelmek yerine, güneş tarafından çekildiği için onun çevresinde dolaşır ve uzaklaşamaz.

Oval bir yörüngede dönerler
Bir kuyruklu yıldızın uzaydaki yolculuğu, yörünge adı verilen uzun oval bir çizgi üzerinde gerçekleşir. Yörüngedeki kuyruklu yıldızlar, Güneş Sisteminin bir ucundan güneşe ulaşana kadar seyahat ederler, daha sonra güneşin etrafında döner ve başlangıç noktalarına dönerler. Bazı kuyruklu yıldızların o kadar uzun bir yörüngeleri vardır ki, bir kez dolaşmak binlerce yıl alabilir.
Kuyruklu yıldızların sonu
Bir kuyruklu yıldız güneşe yaklaştığında erimeye başlar ve bir gaz, toz ve küçük buz parçaları tabakası oluşturur. Bu katman kuyruklu yıldızın üzerini kaplar. Güneşin ısısı kuyruklu yıldıza ulaşır ve bu ısı bir toz ve buz kuyruğu oluşturur. Bu kuyruk on milyon km uzunluğunda olabilir ve her zaman güneşten uzaklaşır. Kuyruklu yıldızdan eriyen gaz da uzun bir kuyruk olarak akar. Kuyruklu yıldızın kuyruğu ışığı yakalayarak yıldız gibi parlak görünmesini sağlar. Tozlar o kadar küçüktür ki havada durabilir. Onları ancak güçlü bir ışık olduğunda görebiliriz. Feneri açtığımızda, ışık huzmesinde havada süzülen toz görünür hale gelir. Benzer şekilde, güneş bir kuyruklu yıldızın kuyruğundaki tozu aydınlatarak kuyruklu yıldızın çok parlak görünmesini sağlar. Kuyruklu yıldız tekrar güneşten uzaklaştığında, kuyruk küçülür ve parlaklık giderek azalır. Güneşin etrafında her dönüşünde, biraz daha erir ve küçülür.
Çekim kuvveti iş başında
Uzayda hiçbir şey kendi kendine hareket edemediğinden, kuyruklu yıldızları da hareket ettiren bir çekim kuvveti elbette vardır. Bu tarz nispeten küçük gök cisimleri, güneş sistemimizdeki daha büyük nesneler tarafından çekilir. Kuyruklu yıldızların hareketi de, bir başka gök cismi onu başlangıç noktasından uzağa doğru ittiğinde başlar. Genellikle geçip giden bir başka yıldız ya da yakınlardaki bir gezegenin çekim kuvveti sayesinde bu hareket başlamaktadır.
Astronomiye göre her şeyi hareket ettiren güç madde çekimidir. Dünyamızdaki yerçekimi gibi, uzayda da cisimler birbirlerini çeker. Her gezegenin yerçekimi vardır ve her cismi kendilerine doğru çekerler. Dünyanın yerçekimi bir nesneyi aşağı çeken şeydir ve aynı zamanda bizi de çeker, bu sayede yürüyebilir, koşabilir veya zıplayabiliriz. Güneşin de bir yerçekimi vardır. Bir kuyruklu yıldız da, düz bir çizgide gidip gelmek yerine, güneş tarafından çekildiği için onun çevresinde dolaşır ve uzaklaşamaz.

Oval bir yörüngede dönerler
Bir kuyruklu yıldızın uzaydaki yolculuğu, yörünge adı verilen uzun oval bir çizgi üzerinde gerçekleşir. Yörüngedeki kuyruklu yıldızlar, Güneş Sisteminin bir ucundan güneşe ulaşana kadar seyahat ederler, daha sonra güneşin etrafında döner ve başlangıç noktalarına dönerler. Bazı kuyruklu yıldızların o kadar uzun bir yörüngeleri vardır ki, bir kez dolaşmak binlerce yıl alabilir.
Kuyruklu yıldızların sonu
Bir kuyruklu yıldız güneşe yaklaştığında erimeye başlar ve bir gaz, toz ve küçük buz parçaları tabakası oluşturur. Bu katman kuyruklu yıldızın üzerini kaplar. Güneşin ısısı kuyruklu yıldıza ulaşır ve bu ısı bir toz ve buz kuyruğu oluşturur. Bu kuyruk on milyon km uzunluğunda olabilir ve her zaman güneşten uzaklaşır. Kuyruklu yıldızdan eriyen gaz da uzun bir kuyruk olarak akar. Kuyruklu yıldızın kuyruğu ışığı yakalayarak yıldız gibi parlak görünmesini sağlar. Tozlar o kadar küçüktür ki havada durabilir. Onları ancak güçlü bir ışık olduğunda görebiliriz. Feneri açtığımızda, ışık huzmesinde havada süzülen toz görünür hale gelir. Benzer şekilde, güneş bir kuyruklu yıldızın kuyruğundaki tozu aydınlatarak kuyruklu yıldızın çok parlak görünmesini sağlar. Kuyruklu yıldız tekrar güneşten uzaklaştığında, kuyruk küçülür ve parlaklık giderek azalır. Güneşin etrafında her dönüşünde, biraz daha erir ve küçülür.