Emeğin Mücadelesi Dünya Kadınlar Günü ve Tarihi
8 Mart Dünya Kadınlar Günü, günün ne anlama geldiğini ve tarihsel olarak öneminin es geçilmemesi gerektiğini anlatan önemli bir yazı! Sesini zulme çıkaran kadınların, tarihe altın harflerle geçişinin hikayesidir aslında Dünya Kadınlar Günü.8 Mart 1857 tarihinde 40.000 dokuma işçisi, kötü şartlar altında çalıştıklarını söyleyip grev yapmaya başladılar.
Seçtikleri yer bir tekstil fabrikasıydı. İşçilerin grevi başladıktan sonra polisin müdahaleleri artmaya ve şiddet uygulanmaya başlandı. Bunun üzerine işçiler, fabrikanın kapılarını kilitledi ve grevi sürdürdü. Fakat fabrikanın içerisinde yangın çıkması durumları değiştirdi ve yangından kaçmaya çalışan işçiler polis barikatlarına takıldı. Bu olayların neticesinde Triangle Gömlek Fabrikası Yangını olarak 129 kadın işçinin ölümüyle sonuçlanan acı bir geçmiş bıraktı. Bu fabrikanın yalnızca yetişkinler çalışmıyordu. Yaklaşık 12-13 yaşlarında çocuklarda çalışıyordu ve haftalık aldıkları maaş ise 6-7 dolar aralıklarındaydı.
İşçilerin cenaze törenine 10.000'i aşkın kişi katıldı.
Belirli bir tarih saptanamamıştı. Bunun üzerine 3. Uluslararası Kadın Konferansında, Dünya Kadınlar Günü 8 Mart olarak belirlendi. Adı ise "Dünya Emekçi Kadınlar" konulmuştu. 1. ve 2. Dünya savaşı sıralarında bu günün kutlanması yasaklandı.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün, gerçek anlamda öneme bindirilmesi ise 1960 yılının sonlarına doğru ABD' de gündeme gelmesiyle güçlendi. Birleşmiş milletler ise bu günü, yaklaşık olarak 60 yıl sonra 16 Aralık 1977'de kabul etti. Fakat Birleşmiş Milletler'in resmi web sitesinde bu konunun tarihsel sürecinde Triangle Gömlek Fabrikası yangınına yer verilmemiştir.
Emeğin sömürüldüğü bir ortamda, kadınların sergilediği bu olağanüstü tavır unutulmamıştır.
Dünya Kadınlar Günü her ne kadar 8 Mart'ta kutlanıyor olsa da her gün, karşılaştığımız onlarca kadının; sırf cinsiyetleri itibariyle yaşadıkları baskıları düşünmemiz oldukça yerinde olacaktır. Sayfaları döndürüp tarih notlarını detaylı incelersek eğer, çağların en büyük önderlerinin kadınlar arasından çıkabildiğini görmemiz, tıpkı bu olayda olduğu gibi fedakârlıkların bir neticesidir.