Ne güzel bir söz! Mevlana'nın bu sözleri, aşkın derinliğini ve cefanın önemini mükemmel bir şekilde ifade ediyor.
Aşk, tıpkı bir dava gibi, emek ve fedakarlık gerektirir. Gerçek aşkı kazanmak için çabalamak, zorluklara göğüs germek ve fedakarlıklarda bulunmak gerekir. Bu zorluklardan ve fedakarlıklardan kaçınmak, davanın şahitleri olmadan kalmak gibidir ve bu da davanın kaybedilmesine yol açar.
Cefa çekmek ise bu şahitlerden biridir. Aşk uğruna çekilen acılar, verilen fedakarlıklar, aşka olan bağlılığın ve samimiyetin göstergesidir. Bu cefalar ne kadar çoksa, aşk da o kadar güçlü ve gerçek demektir.
Ancak şunu da unutmamak gerekir ki, her cefa aşkın göstergesi değildir. Bazen hatalar, yanlış anlamalar veya bencil davranışlar da cefa olarak algılanabilir. Bu tür cefalar, aşkı zedeleyebilir ve hatta yok edebilir.
Önemli olan, çekilen cefanın aşkın temeline katkıda bulunmasıdır. Aşkı yücelten, güçlendiren ve daha da derinleştiren cefalardır gerçek aşkı gösteren.
Mevlana'nın bu sözleri bize, aşkı kazanmak için çaba göstermemiz gerektiğini ve bu yolda karşılaştığımız zorluklardan korkmamamız gerektiğini hatırlatıyor. Cefa çekmek, aşka olan bağlılığımızın ve samimiyetimizin bir göstergesidir ve gerçek aşkı kazanmak için bu cefalara katlanmaya hazır olmalıyız.